Hani derler ya,her ÅŸey dünya telaÅŸesi. Ä°yi de bu dünya telaÅŸesini ateÅŸleyen biz insanlar deÄŸilmiyiz?.Böyle güzel iyi coÅŸturduÄŸu kadar düÅŸündürücü telaÅŸelere de can kurban. Bu sıralar iÅŸten ayrıldığımdan dolayı,iÅŸsiz güçsüz biri oluverdim.Baktım gurbette de vakit geçmiyor,her zaman can sıkıntısı,gönül darlığı filan feÅŸmekan derken bir gün karar verdim,hani karar verdim derken de iç iÅŸleri bakanından"hanımdan."da izini koparıp,Türkiyeye bir haftalıkta olsa ÅŸöyle bir tur atıp gelmek istedim. Ä°nternet aracılığıyla da ucuz yollu gidiÅŸ geliÅŸ bileti de bulunca,düÅŸtüm yollara.Paris Char de gaulle den bindim uçaÄŸa haydi ve elini Ä°stanbul. Uçakta ki yerim uçağın kanadının yanı da olsa pencere yanı olduÄŸundan geçtiÄŸimiz yerleri seyir edebilecektim. Bu sıra yanımda ki boÅŸ koltuklara bir erkekle bir hanım yaklaÅŸtılar.Uçak oldukça da dolu sayılırdı.Bey efendi benim yanıma, Hammefendi de uçakta ara kulvarını kenar koltuÄŸuna oturdular. KonuÅŸmalarından anladığım kadar karı koca oldukları belli idi.Uçağımız hareket edene kadar benimle pek konuÅŸmadılar.Kendi aralarında bir ÅŸeyler konuÅŸuyorlardı,fakat konuÅŸtuklarından çok gülüÅŸmelei dikkat çekiciydi. GülüÅŸleri olsun tebessümleri olsun hem dikkat çekici hemde gönül alıcıydı.Ama üstüme Farz olmayanlara da pek karışmak hakkım olmadığını da biliyordum. Neyse kısa bir zaman içinde uçağımız havalandı.Nihayet bizim koltuk komÅŸusu beni görmüÅŸ olacak ki, biraz Türkçe birazı Fransızca benim ile merhabalaÅŸtı. Önceleri havadan sudan sonra memleketten sonrada günlük olaylardan sohbet etmeye baÅŸladık.Yalnız benim ile bir kaç dakika konuÅŸmasının hemen akabinden, hanımıyla beÅŸ altı dakika bir konuÅŸma oluyordu, bunun da yarısından çoÄŸu kendi araların da hep gülme gülümseme ne bileyim bu kadar olurdu insanın mutluluÄŸu.. Tabii onlar için ben bir bedeva seyirci sayılırdım herhalde. Zira onların her konuÅŸmasının bu gülmelerle gülümseme ile devam etmesi inanın kendimi onlara bakmaktan alamıyordum. Bir süre sonra adının Irza olduÄŸunu öÄŸrendiÄŸim koltuk komÅŸum her halde benim meraklı bakışımın yüzünden bir ÅŸeyler anlatmayı lüzum görmüÅŸ olacak ki bana dönerek, -- Biliyorum bizim gülüÅŸmelerimiz sizin dikkatinizden kaçmadığını sezdim. Bizim gülüÅŸmelerimiz sizin ile hiç bir alakası yok, diye baÅŸladı sözüne ardından kendin toplarcasına sözlerin devem etti... Bizim de Paris'te bir evimiz bir ailemiz var.Kendi yağımızla geçimimizi varlarla yoklarla da olsa ngünümüz de idare edip gidiyoruz.Fazla bir noksanımız gediÄŸimiz yok desem mübala etmemiÅŸ olurum.Fakat bundan bir kaç ay evvel hanımım evimizin duvarına bir resim astı.SöylediÄŸine göre babsının askerde çekilmiÅŸ eski bir resmi imiÅŸ.Ä°nanın evimizin duvarları aile resimleriyle dopdolu.Gelen misafirler bile defalarca bu resim bolluÄŸunu kaç kez bize söylediler. Her neyse. Baktım bizim rahmetli kayınpederin resmi çok eski bir resim üstelikte siyah beyaz.Aklımdan geçene göre bu resmi alıp götüreyim bir fotoÄŸrafcıya son tekniÄŸe göre biraz rütuÅŸ biraz tamir mamir ettirip düzeltilsin istedim. Bir gün resmi duvardan alıp resim ile doÄŸru fotoÄŸrafcıya gittim.Adam ellerinden geldiÄŸince düzeltmeye çalışacakların kerşılığınıda üç beÅŸ kuruÅŸ alacağını söyleyince resimi adama bıraktım, boÅŸ çerçevesini de aldım eve geldim. Baktık bizim hanım o sıra evde yok.Aklıma gelen ilk ÅŸey,önceden aldığım gazetelerden bir asker resmi bulup, makasla kesip çerçevenin içine koyup,resmi duvarda ki yerine astım.Bana fotoÄŸrafcı bir hafta sonra resmi alabilirsiniz demiÅŸti. Zaman geçti geçiyor bizim evde o kadar yaÅŸayan var ya hiç biri duvarda ki o baÅŸka resimli çerçeveye bakan olmadı.Yani hiç kimse dikkat etmediÄŸi gibi,güya bizim hanımın babasının resmi ya, o bile hiç bakmadı,varlığını fark etmedi. Ä°nanın o resim o çerçeve o duvarda bir ayın üzerinde bir zaman kaldı.Ama ne bakan var ne gören.Ben ise yeni rutuÅŸlanmış resmi kitapların birinin içine saklamıştım. Baktım bakan yok gören yok. Bir gün yani sanıyorum otuz beÅŸ kırk gün sonra,yaptırdığım resmi koydum eski çerçevesinin içine. Zaman öyle hızlı ki,bir yel gibi geçiyor.Eh bizde var olan yaÅŸamımızı bir vurdum duymazlık içinde idame ettirme hevesindeyiz.Yalnız belki ben yanılıyorum duvara resim asılır,asılan resimin içindeki her kimse her neyse bir bakılıp hatırlanır bir yad edilir. Dedim ya yeni yaptırdığım resim onbeÅŸ yirmi gün sonra,bize misafir gelen komÅŸularımızın sekiz yaşında ki küçük kızlarının dikkatini çekmiÅŸ olacak ki,annesine, -- Anne ne güzel bir resim,bu resimdeki adam da kim ki diye soru sorunca bizim misafir hanım o zaman hanımıma aynı soruyu soruyor, -- Elif yenge bu resimde ki kim?.Hanımım gururla bakıp babam diyor ama,tamamen ÅŸaşırıyor.Zira çerçevenin içinde ki resim babasının resmi,ama eski resim deÄŸil yeni bir resim. Biz erkeklerde koltuklarda oturuyoruz ben de hanımımın halini pür dikkat izliyorum. Bizim hanım da gözle fark edilebilecek kadar bir ÅŸaÅŸkınlık var ama,durum öyle ÅŸaşırtıcı ki hanımım bunun ne durumunu ne de sebebini anlamadan dik dik baktı resime, ve bana dönerek, -- Irza Bey bu resim de nereden geldi buraya deyince, -- Valla hanım ben bilmem o resimi sen verdin bende oraya asıverdim. -- Ama benim verdiÄŸim resim bu deÄŸildi ki, -- Yahu o resim senin babanın askerlik resmi deÄŸilmiydi? -- Evet babamın resmi tamam ama o daha küçük ve daha eski gibiydi. -- Ben bilmem senin verdiÄŸin gibi resim duruyor. Deyip lafı sona baÄŸlar gibi olunca,hanım gelen misafir hanımla bir süre resimi incelediler.Fakat bizim hanımın aklı karma karışık olduÄŸundan ÅŸek ve ÅŸüphem yoktu. Bu telaÅŸeyi gören ailenin diÄŸer fertleri de toplandılar resmin yanına,hatta duvardan alıp bir güzel de incelediler ama hepsi ÅŸaÅŸkın bakışlar içinde dağılıp gittiler. Vel hasıl o gece misafirlerimiz evlerine gidene kadar,bizim hanım salona girdi çıktı o duvarda ki yeni resme defalarca baktı,baktı ama iÅŸin sırrını bir türlü anlıyamadı. Tabii misafirlerimiz gidince ailecek toplandık biraz daha saÄŸlı sollu konuÅŸtuktan sonra,kendilerine. -- Evet çocuklar, evimize bir sürü eski yeni resimler asıyoruz. Gaye duvarda ki bu resimler, o resim sahiplerini anmak içindir. Bakıyorum evin duvarlarında resimsiz bir karış bile yer yok. Åžuna inanıyorum ki bir resim duvara asılsın da ötesi önemli deÄŸil deme manasında bir hal oluyor bizim bu evde. O resim iki ay önce oradan alındı yenisi yapıldı yenisi yerine konup duvara takıldı.Ama dün akÅŸam ki küçük kızdan baÅŸkası deÄŸiÅŸikliÄŸi fark etmedi.Ha demek oluyor ki,bu evde veresiye sıfatıyla bir yaÅŸam yaşıyoruz, yaşıyoruz ya yeterli sayılıyor.Ha varız ha yokuz,yaşıyoruz ya yeterli... 25-08-2014 |